24 Mayıs 2019 Cuma

Algılarınızın açık olması ve Gözlem üzerine

     Bu hayatta entellektüel olarak en keyif alldığın şey ne diye sorsalar hiç düşünmeden kimsenin göremediği ayrıntıları farketmek derim. Neden bilmiyorum ama bir eserde bir olayda veya bir insanda çoğu kimsenin gözünden kaçan ince bir detayı farketmek bana her zaman için mükemmel bir haz vermiştir tabi bu hazı sonrasında biraz gurur ve Doğaya ve İnsalara duyduğum hayranlık izler. 
      Size bugün yine bu hayralığımı tetikleyen basit bir olayı aktaracağım. Spor salonuna gitmek için dışarı çıktığım sıradan bir günde tam spor salonuna varmak üzereyken spor çantamda eşofman  altımın olmadığını farkettim. Geri dönmek için çok geçti bugünlük sporun iptal olduğunu düşünürken az önce arabamla seyyar bir satıcının önünden geçtiğimi hatırladım  sorunuma çözüm olması umuduyla satıcıya doğru yöneldim.  


Seyyar satıcı 50 li yaşlarda gayet dinç duruşlu ve ona doğru yönelmemle insaları direk etkisi alan seyyar satıcı jargonuyla konuşup aradığım ürünü hemen bulup getirdi ve bir yandan ürünümü getirip paketlerken bir yandan  benimle muhabbet ediyor ve benim hakkımda birşeyler öğreniyor tabi muhabbeti uzatma çabası ve ürünü paketlerken ki acelesiz yavaş tavırları dikkatimden kaçmıyordu. Hatta bir ara yalan olduğuna %90 emin olduğum amacının sadece muhabeti uzatmak için olduğunu anladığım şuna benzer bir cümle kurdu "benim oğlumda seninle aynı üniversiteyi bitirdi ama iş bulamadı ülkede iş imkanı kalmadı" ben bir yandan ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıp bir yandan sessizce dediklerini onaylarken satıcının yanına bir kaç CHP'li aydın teyze arketipine uygun bir kaç kadın geldi. Seyyar satıcı özel muhabbet yeteneğiyle  onlarla da bir anda muhabbete  başlamıştı. Ben yavaştan ürünümü alıp borcum ne kadar diyip ufak bir pazarlık yaparak ortamdan uzaklaşmak üzereyken satıcı gideceğimi sezmiş gibi iç güdüsel olarak bana eliyle hafifçe dokunarak bekle sana bir şey anlatacağım diyerek daha ona borcum ne kadar deme fırsatını bile vermeyerek tekrar teyzelere döndü: Her birine ayrı ayrı laf yetiştirmesi bir yandan ürünlerini sergilemesi usta bir orkestra şefinin koroyu yönetmesi gibiydi merakımdan bir yandan da hayranlığımdan biraz daha beklemeye razı oldum sonra satıcı bir anda teyzelere beni işaret ederek bakın bu genç şu üniversiteden mezun ama iş bulamıyor yazık değil mi diyerek onay bekler şekilde  Teyzelere baktı CHP'li tezyeler hemen hükümete gömmeye dünden razı şekilde onaylayıp satıcıyla hemfikir oldular zaten ekonomi işsizlik ve gündem üzerinden  devam eden muhabbetin formatına uygun bir şekilde yardımcı oyuncu olarak muhabbete dahil edilmiştim ve Bu arada satıcıya işsiz olduğumla ilgili bir şey söylememiştim hatta daha mezun bile değildim halen öğrenci olduğumu biliyordu açıkca yalan söylüyordu. İçimden durun lan ben öğrenciyim ne ara beni ana haber sokak spikerlerinin mikrofon uzattığı iş arayan umutsuz eğitimli gence dönüştürdün demek gelse de (ki itiraz etsem ne olucak muhtemelen o ateşli hükümet eleştirme odaklı tartışmaya bir şekilde meze olmaya devam edecektim) kafam da bir ışık yandı satıcının bu kendini yırtarcasına çabası bir kaç önemli pazarlama fenomeniyle satıcıya büyük fayda sağlıyordu: Birincisi müşterilerin tezgahta daha uzun süre zaman geçirmelerine sebep oluyordu ki bu pazarlama uzmanlarının keşfettiklerinde evraka dedikleri bir fenomenle satıcıya hizmet ediyordu "bir ürünle ilgilenen insan sayısı arttıkça diğer insanlarında ilgisi o ürüne kayar" Türk kadınlarını %98 bu ürünü tercih ediyor tarzı reklam sloganları tanıdık geldi mi?

(Pazarlama da Sosyal Kanıt olarak geçiyordu yanlış hatırlamıyorsam)**Şu bir gerçek ki yaptığımız tercihlerin temelinde ihtiyaçlarımız yatıyormuş gibi gözükse de bizi o tercihlere yönelten şey diğer insanların daha önce yaptıkları tercihleri taklit etmemizdir. İşte duruma ‘sosyal kanıt‘ adını veriyoruz.**kaynak:https://pazarlamasyon.com/dijital-pazarlamacinin-en-degerli-besin-kaynagi-sosyal-kanit/

  Tezgahının önüne olabildiğince kişi toplayıp mümkün olduğunca uzun zaman tutarak başka kimseleri de tezgahına çekiyordu zaten chp' li teyzelere katılan kişi sayısı çok geçmeden arttı. Bu uyguladığı yöntem  ek olarak  sürekli bir onaylama almasına sebep olacak sorular sorup bir yandan Karşıdakini de onaylarken müşteri-satıcı ilişkisi yerine daha çok aynı gemide yol alıyoruz tarzı yoldaşlık kader ortaklığı bağı gibi daha derin bağlar kuruyordu tabi bu kuşkusuz satışlarına yansıyordu. Birçoklarına göre belki samimiyetsiz gelebilir ama benim için yaptığı şey bir sanattı evet makyevelist bir yanı olabilir ama müşterileriyle bu ilişkisinde mutalist bir karşılıklı bir fayda da vardı Teyzeler hükümete olan öfkelerini kusup stres atıp rahatlıyorlar ve konuşma ihtiyaçlarını giderip satıcının yanından mutlu bir şekilde ayrılıyorlardı ve ben de Algılarımı açık tutmanın mükafatını çok değerli ve keyif verici şeyler öğrenerek alıyordum ve bu deneyimi internet aleminde yazıya aktararak ölümsüzlüğe taşıyordum. satıcının yanında bu güzel deneyimi yaşadıktan sonra satıcıya bana bilinçsizce de olsa öğrettiği bu değerli bilgiler için teşekkür etmek adına normalden 5-6 dk daha fazla bekleyerek ürünlerini inceleyip oyalanıyorum en sounda aldığım ürünün ücretini hiç pazarlık yapmadan ödeyip sakince ayrılmaya çalışırken satıcı yine koluma yapışıp "bekle bak sana ne diyeceğim şimdi"  diyor bir yandan etrafında toplanan kalabalığa ürün yetiştirmeye çalışırken satıcıya hafıfçe gülümseyip abicim zaten burda kalıp kalabalık ederek sana yeterince yardımcı olmadım mı diyorum. Satıcı numarası açığa çıkmış  oyunbazın hafif pişkin bıyık altından gülümsemesiyle bana bakıp nihayet gitmeme saygı ve kurnaz bir umursamaz bir tavırla izin veriyor. Ben de keyifle spor salonuma bu yeni öğrediğim deneyimle gidiyorum.


Neler Öğrendim:
1)Algıların açık olduğu sürece her insandan statüsü ve yaşı ne olursa olsun bir şeyler öğrenebilirsin

2)Yeni şeyler öğrenmeni ve farketmene katkıda sağlayan algı ve gözlem gücünden ayrı olarak konu hakkındaki bilgin de önemli yukardaki örnek olayda pazarlama konusunda bilgim olduğu için bunu farketmem daha kolay oldu yani öğreneceğin şeylerin sınırı konu hakkında bilgin oluşturuyor. Eminim algıları açık bir  tüketici psikolojisi uzmanı çok daha farklı şeyler gözlemleyip öğrenirdi.(bu öğrenme biçimi beynin bağlantı kurma sistemiyle gerçekleşiyor kendime not bu konuda araştırma yap ve yazı yaz)

3)Günlük hayatta her durumdan algıların açık olduğu sürece ve gözlem yapmaya istekliysem bir şeyler öğrenebilirsin ve bana göre acayip keyifli bir şey buna daha fazla odaklanmalısın.








21 Mayıs 2019 Salı

Yaşamımızı Üzerine İnşa Ettiğimiz Değerler

 Ben her zaman Tanrı'nın çok sevdiği bir kulu olduğuma inandım. Neden bu kadar sevildiğime inadığım ise ne zaman hayatımda bazı şeyler ters gitse ve ben içten bir şekilde nedeni merak etsem  evrenin yaratıcı enerjisi sanki başka insanların suretinde benimle konuşur  yahut kütüphanemden seçtiğim rastgele bir kitabın rastegele bir sayfasında sorularıma yanıt olur. Yine bazı şeylerin benim için iyi gitmediği bir günde sorularıma cevap ararken alışkanlık olarak kütüphanemden rastgele bir kitap seçip sorularıma cevap ararcasına öylesine bir sayfayı açtım. seçmiş olduğum kitap yaklaşık 1 yıl önce okumuş olduğum bende pek de fazla etki uyandırmayan Mark Manson'un yazmış olduğu Ustalık gerektiren kafaya takmama sanatıydı 1 yıl önce kitabın bestseller olmasından dolayı gereksiz bir önyargıyla okumuştum ve rastgele açmış olduğum veya bana açtırılmış olan sayfa da yazanlar ise tam olarak sıkıntılarımın kaynağıydı. sayfa 81 ve direk gözüme takılan Boktan değerler başlığı hemen dikkatimi çekmişti devam eden 3-5 sayafayı bir solukta okumuştum. Kısaca kitaptan özet bir şekilde alıntı yaparak ne anlattığını göstereyeyim:


BOKTAN  DEĞERLER

    Bir avuç ortak değer yargısı insanlara berbat sorunlar yaratır; çözümü pek mümkün olmayan sorunlar. Hızlıca bunların bazıları üzerinden geçelim:

1)HAZ.haz harikadır, ama hayatımızın önceliği olmak için berbat bir değerdir...haz yanlış-iyidir. Araştırmalar gösteriyor ki enerjilerini yüzeysel hazlara odaklayanların daha kaygılı, duygusal açıdan dengesiz ve depresif olduklarını gösteriyor. 
Yine de bize 7/24 pazarlanan şey hazdır kafayı taktığımız şeydir. Kendimizi hazla uyuşturur, dikkatimiz hazla dağıtırız. Haz belli dozlarda gerekliyse de, tek başına yeterli değildir. 
haz mutluluğun nedeni değil, sonucudur. Diğer şeyler doğruysa (diğer ölçütler ve değerler), yan ürün olarak haz otomatik bir biçimde elde edilir.
2)MADDİ BAŞARILAR. .... Maddi başarıya fazla değer vermenin bir başka boyutu da, maddiayatı dürüstlük, barış yanlısı ve şefkatli olma gibi başka değerlerin önüne geçirmektir. İnsanlar kendilerini davranışarıyla değil sahip oldukları statü sembolleriyle ölçmeye başladıklarında, bu sadece sığ olmaları değil sevimsiz insanlar olmaları anlamına da  gelir.
3)HER ZAMAN HAKLI OLMAK.... Öz-değerlerini sürekli her konuda haklı olmak üzerine kuranlar yaptıkları hatalardan bir şeyler öğrenme olanaklarını yok ederler. Yeni perspektifler kazanmayıp başkalarıyla empati ve duygudaşlık kuramazlar. Zihinlerini çok değerli olan yeni bilgi ve tecrübelere kapatırlar. Cahil olduğumuzu ve pek bir şey bilmediğimizi  varsaymak çok daha faydalıdır.
4)SÜREKLİ POZİTİF OLMAK. Yaşamlarını hemen her şey hakkında pozitif olmakla ölçenler vardır. İşinizi mi kaybettiniz? Şahane Tutkularınızı keşfetmek için bir fırsat işte.Kocanız sizi kardeşinizle mi aldattı? Neyse, en azından çevrenizdeki insanlara ne ifade ettiğinizi öğrenmiş oldunuz. Çocuğunuz boğaz kanserinden ölüyor mu? Artık özel okul parası vermeyeceksiniz!
    "Her şeyi pozitif tarafından görmek" gibi bir şey zihnimize sürekli ucuz kişisel gelişimciler tarafından pompalansada  gerçek şu ki hayat bazen berbattır ve yapabileceğiniz en sağlıklı şey de bunu kabul etmektir.
Negatif duyguları inkar etmek daha derin ve daha uzun ömürlü negatif duygulara ve duygusal işlev bozukluğuna neden olur. Sürekli pozitif olmak hayatın sorunları için geçerli çözüm değil, bir inkar biçimidir doğru değerleri ve ölçütleri seçerseniz bu sorunlar size zindelik, kuvvet ve şevk verebilir.
Aslında söyle düşünmek daha sağlıklı ve basittir:İşler ters gidebilir, İnsanlar bizi üzer, kazalar olur. Bu gibi şeyler kendimizi bok gibi hissetmemize neden olur. Bunda bir sorun yoktur. Negatif duygular duygusal sağlığın gerekli bir bileşenidir. Bu negativiteyi inkar etmek sorunları çözmek yerine ebedileşirmektir. Negatif duygularla ilgili püf nokta şudur: 1)onları sağlıklı bir şekilde ifade edin 2)onları değer yargılarınızla aynı çizgide ifade edin..... Hayatımızın
en anlamlı anları acı, mücadele, hatta öfke ve umutsuzluk barındırırlar ama bir kez üstesinden geldik mi, geriye döner ve torunlarımıza nemli gözlerle neler başardığımızı anlatırız.
Freud'un bir zamanlar söylemiş olduğu gibi bir gün geriye dönüp baktığımızda mücadele günlerimizin en güzel günlerimiz olduğunu göreceksiniz. bu nedenle, bu değer yargıları  -haz, maddi başarı, her zaman haklı olmak, sürekli pozitif olmak insan yaşamı için yetersiz ideallerdir. Bir insanın yaşamının en yüce anlarından bazıları tatsız, başarısız, bilinmedik ve negatiftir.
      Önemli olan iyi değer yargılarına ve ölçütlere sahip olmaktır, haz ve başarı bunların doğal sonuçları olarak ortaya çıkacaktır. Bunlar iyi değer yargılarının yan etkileridir. Tek başlarına boş ve eksiklik halleridir.

İyi değer yargıları:                        
1)Gerçeklere Dayanırlar                    
2)Sosyal açıdan yapıcıdırlar              
3)Anlıktırlar ve Kontrol edilebilirler

Kötü değer yargıları:
1)boş inaçlara dayanırlar
2)sosyal açıdan yıkıcıdırlar
3)Kontrol edilebilir değildirler

İyi değer yargılarına bazı örnekler: Dürüstlük, Yenilikçilik, Kendi ayakları üzerinde durma, başkalarına destek olma, öz-saygı, yardımseverlik, alçakgönüllülük,  Yaratıcılık

kötü değer yargılarına bazı örnekler:Manipulasyon ve şiddet aracılığıyla baskınlık , ayrım yapmadan seks peşinde koşmak, sürekli kendini iyi hissetmek, sürekli odak merkezi olmak, yalnız kalamamak, herkes tarafından sevilmek, sadece zengin olmak için zengin olmak

iyi, sağlıklı değer yargılarına içten erişildiğini fark etmişsinizdir. Yaratıcılık, Alçakgönüllülük gibi şeyler hemen şu anda deneyimlediğimiz şeylerdir ve bunu yapabilmek için zihninizi belirli şekilde yönlendirmek yeter
kötü değer yargıları çoğunlukla dış olaylara bağlıdır sürekli haklı olduğunuzun söylenmesi bahamalarda ev sahibi olmak. Kötü değer yargıları, bazen eğlenceli ve zekli olsalarda, sizin kontrolünüz dışındadırlar ve istediklerinizi elde edebilmek için sık sık sosyal olarak zararlı ve boş inançlı davranışlarda bulunursunuz.

Değer yargıları öncelik vermekle ilgilidir. Herkes  lezzetli bir tatlı ya da bahamalarda bir ev sahibi olmayı ister. Mesele önceliklerinizdir. Her şeyden çok öncelik verdiğiniz değer yargılarınız karar verme mekanizmalrınızı her şeyden çok etkiler.

Değer yargılarımız yetersizse, başkaları ve kendimiz için koyduğumuz standartlarda yetersizdir,  hiçbir önemi olmayan şeyleri kafaya takarız, bunlar hayatımızı kötüleştiren şeylerdir. Ama değer yargılarımız düzeldikçe, daha iyi şeyleri, önemli şeyleri, yaşamımızı düzelten, bize mutluluk ve yan etkisi olarak da haz ve başarı getiren şeyleri kafaya takarız. Kişisel gelişim denilen mesele sadece bununla alakalıdır: Daha iyi değer yargılarına öncelik vermek,  kafayı takacak daha iyi şeyler seçmek çünkü daha iyi şeylere aldırdıkça daha iyi sorunlarımız olur. Sorunlarımız iyileştikçe de yaşamımız düzelir


Son günlerinde benim için işlerin iyi gitmemesinin sebebini şimdi daha iyi görebiliyordum benim için çekirdek değer olan insanlara yardım etme onlara bir şeyler katma, yaratıcılık, dünyanın güzelliklerine bir şeyler ekleme, Merak gibi değerlerimden gittikçe uzaklaşıyor   bencilik ve kibirle yoğurulmuş yeni kötü değerler üzerinden hayatımı idame ettiriyordum ve tabi geri döndüler bu değerlerin süzgecinde geçerek bana ulaşıyordu. Sonuçta hayatta ne verirsem onu alıyordum. Çok şükür ki bir şekilde yanlış yolum bir şekilde bana farkettirildi bu sayede asıl yolumda iyi değer yargılarımla berabe ilerlemeye zaman kaybetmeden devam edebiliyorum. İyi değer yargılarıyla yönetilen bir hayat yaşamanız dileğiyle görüşmek üzere...

Neler Öğrendim:
1)Kitapları ve insaları üzerindeki etiketlerle yargılama hemen hemen herşeyden çğrenebileceğin bir şey var
2)Arada bazı şeylerin iyi gitmediğini içinin sıkıldığını hissediyorsan biraz mola ver ve durumunu değerlendir.
3)Bazen öğrenci hazır olunca öğretmenin çıkagelmesi gibi bilgi de o şekilde sana sunulur kitabı 1 yıl önce okuduğumda öylesine okuyup geçtiğim yerler bir daha okuyunca yaşadığım deneyimlerle daha farklı bir anlam kazandı
4)3. maddeye ittafen bir kitaptan bir kişinin faydalanma düzeyi o kişini okuduğu zamana bilgi birikimine  bilinç seviyesine kültürüne ve daha sayamadığım yüzlerce değişkene bağlıdır bu sebeple kitabın verdiği kadar okuyucunun ne kadar alabildiği de önemlidir belki eski kitaplarımı tekrardan gözden geçirebilirim

Buray kadar okuduysanız size  umudu  hüznü ve neşeyi bir arada hissettiren şu güzel müzikle uğurlayayım
https://youtu.be/QhDv9Gwj5wI
https://youtu.be/QhDv9Gwj5wI




















12 Mayıs 2019 Pazar

C2tome analizleri #1 :En hızlı buluşmam

1 yıla yakın c2tome kullanım tecrübesinden sonra artık yavaş yavaş analizlerimi ve gözlemlerimi paylaşma zamanımın geldiğine kanaat getirdim. Serime en hızlı ayarladığım buluşmama başlıyorum. Direk mesaj ekran görüntüleri üzerinden yazıma başlayayım.



Klasik spontane bir şekilde biraz farklı merak uyandırıcı bir cevap
verdim ilk mesajı kız attığı için fazla kasmadım.
Gerçektende o sıralar umursamaz bir kafa yapısındaydım hayatımda gerçekleşen bir kaç olaydan sonra.Ben kaçar dedikten sonra direk uyudum ertesi güne işlerim vardı.
Linkini aldıktan sonra(Bilmeyenler için c2tome de yazan kişi size link yollamadığı sürece onun profiline bakamazsınız anonim olarak kalır) profili hakkında ilk izlenimlerim ortalama bir güzellikte ilgi alanlarına göre de entellektüel seviyesi yüksek birisiydi.
Direk bir şekilde buluşma saatini ve yerini söyledim bazen direk olmak daha etkili oluyor tabi bunu ozaman planlayarak yazmamıştım gerçekten o kafadaydım hatta buluşma saati özellikle onun için orda olacağım saatten ziyade zaten benim o saatte orda olacağım bir saatti.Bu arada gözlemlerime göre kadınlar genelde kolay lokma değilim izlemini vermek için olsa gerek Gelebilirim, Pekala gibi olasılık bildiren kelimeler kullanıyorlar sakın "geliyorsun gerçekten değil mi"  tarzı sanki onun gelmesini bekleyen uşak konumda mesajlar atmayın direk zayıflık göstergesidir. Buna ek mesajlarınız kısa ve net olması daha makbuldür+Emoji kullanımını da en aza indirin.

Kızı yaklaşık 10-15 dk bekledikten sonra kız gelmişti ilk dikkatimi 
çeken ve bende alaycı bir gülümsemeye sebep olan şey kızın giyimi
ve makyajıydı baya baya süslenmiş makyajını özenle yapmış daha çok gece dışarı çıkmaya uygun bir elbiseyle çıkagelmişti buluşmamızdan sonra ders çalışacağını bildiğimden yüksek ihtimal benim için süslenmişti yani tahmin ettiğim gibi "gelebilirimler pekalalar hep yalanmış :)" ben ise karşısında spordan çıkmış eşorfmanlarımla kahvemin yarısını onu beklerken çoktan içmiş bir şekilde duruyordum tabi bu durum bende zerre rahatsızlık hissi uyandırmıyordu gerçekten o sıralar umursamaz bir kafa yapısına en çok yaklaştığım anlardan biriydi kızı selamladıktan sonra ona  bir kahve ısmarladım eforunu ödüllendirmek adına. yaklaşık 30-40 dk lık muhabbetimiz sırasında genelde konuşan o oldu tahmin ettiğim gibi entellektüel seviyesi yüksek sevimli zeki bir kızdı bende cinsel veya duygusal bir çekim uyandırmaktan ziyade daha çok Küçük sevimli Kız kardeş hissiyatını uyandırdı tabi bunda kızın yaşça küçük olmasıda etkili olabilir aramızda 4 yaş vardı. Muhabbet sırasında sıcak kanlı enerjini devam ettirdi bir ara kolundaki dövmeyi göstermek amacıyla bana uzandı kolunu tutup dövmesini incelememden rahatsız olmadı ama genel olarak ona pek ilgi göstermiyormuş olmamı sezmesinden kaynaklı bana şu soruyu sordu eee beni nasıl buldun? kısaca fena değil diyip geçiştirdim çok hafif bir hayal kırıklığı sezdim sonrasında 5-10 dk daha muhabbet ettik konu c2tome den açıldı şu soruyu sordu eee kimlerle görüştün bu zamana kadar c2tome den dedi açık açık baya bir kişiyle görüştüm hatta bazılarıyla aktif olarak görüşmeye devam ettiğimi söyledim tepkisni pek anlayamadım burada sonrasında biraz daha muhabbet ettikten sonra izin isteyip yarınki sınavına hazırlanmak adına mekandan ayrıldı.2 gün sonra c2tome den tekrardan yazdım 
öylesine yoklamak için cevap alamadım sanırım aramızda birşey olmayacağını anlamıştı veya benden etkilenmemişti yine de benim arkadaş olarak takılmak isteyeceğim birisiydi sonuçta pek fazla zeka ve kültür seviyesi yüksek kadınla karşılaşamıyorum bu devirde neyse pek sallamayıp nextledim onun sayesinde bazı önemli şeyler öğrenmiştim pek fazla çaba harcamama gerek kalmadan.
Buluşmadan 2 gün sonra en son mesajım bu oldu cevap alamadım ya reddedilmiştim ya da kıza pek umut/ilgi sinyali vermediğimden beni elemişti ne olursa olsun tecrübe tecrübedir reddedildiysemde 
hayatım boyunca bir çok defa reddedilme ve başarısız olma durumuyla karşılaşacağım buna alışsam benim için iyi olur duygusal tepki vermeden sadece buradan ne öğrendim ona bakmalı önümdeki mücadelelere odaklanmalıyım hepinize iyi günler.

Hatalar:
1)Kızla buluşma sırasında ilerde görüşmek istiyorsan arkadaş olarak olsa bile telefon numarasını istemeyi unutma bunun aksini yapman kızın gözünde ya korkak ya da baya bir ilgisiz olarak etiketlenme sebep olabilir
2)Normalden hızlı bir şekilde kızla buluşunca konuyu buna getirmem saçmaydı kız bu herifle bu şekilde hiç naz yapmadan buluşan keriz bir benim diye düşünüp irite olabilir.
3)c2tome muhabbeti açılınca dürüst olmak pek mantıklı değil.(Güncelleme dürüstlük kötü bir şey değil sadece sorulmadıkça anlatmaman daha doğru olabilir ya da en iyisi Yunan Mitolojisinde ki favori Tanrım Hermes'in Zeus a söylediği söz gibi bir bakış açkısıyla Yalanı ve Dürüstlüğü tanımlayabilirim "Gerçeği tamamen anlatmanın dışında asla yalan söylemem"

Anlamlı bir parçayla yazımı sonladırayım.




























6 Mayıs 2019 Pazartesi

SEMİNER TANIŞMASI DENEYİMLER VE GÖZLEMLER


Bugün size daha önceki ilk aşk deneyimi yazımda az da olsa değindiğim 10/8 lik konferansta ta tanıştığım kız hakkında yazacağım hatırlatma adına:

"Okulda düzenlenen seminerlerden birine katıldım kapıdaki stant görevlisi
10/6 lık kıza açılış yaptım kız ilgimi fazla çekmediğinden rahat davranıp oyunumu oynayarak ilgisini baya çektim sonrasında biraz muhabbet ettikten sonra seminerin 2. oturumuna girdim çıkışta ilk tanıştığım kız hala stantta bekliyordu fiziksel olarak pek çekici gelmese de muhabbeti sarmıştı tekrardan muhabbet etmeye başladık sonradan 1 kız arkadaşı daha dahil oldu onunla da kaynaştık ve sonradan içlerinde 10/8' lik bir kızın olduğu 3'lü bir kız gurubu da dahil oldu 5 li kız gurubunun ortasında  muhabbetin merkezinde ben vardın bana olan ilgilerini hissedebiliyordum(Asıl Pre-Selection buydu) neyse uzatmadan 10/8 liği guruptan ayırıp kampüste baş başa kalıp samimiyeti ilerlettikten sonra ayrılmaya yakın benden İnstagramı mı istedi bir daha görüşmek üzere sözleştik(asıl mevzudan uzaklaşmamak adına pek fazla ayrıntı vermiyorum onu da bir ara yazarım)"

Stand görevlisi kızla ve yanındaki diğer kızla muhabbet ederken yanıma gelen 3 lü kız gurubun içindeydi Şeyma(bundan sonra kıza bu isimle hitap edeceğim) yanındaki diğer 2 kızdan daha güzel olmasından kaynaklı kızların lideri oydu yanındaki kızlardan birisiyle koyu bir muhabbete dalmışken bana olan bakışlarını ve onun yerine neden arkadaşıyla ilgilendiğimden dolayı kıskançlığını hissedebiliyordum. Onun la da biraz muhabbet ettikten konferansın devam eden oturumlarına girmek yerine Okulda biraz yürüyüş yapmak için konferanstan ayrıldım bu arada kızları tamamen unutmuştum biraz kafayı dağıtmaya ihtiyacım vardı ve yürüyüş bu konuda yıllardır olduğu gibi bana çok iyi geliyordu(bilimsel-psikolojik süreç ve yürüyüş) kampüste boş boş dolanırken karşıdan içlerinde Şeyma'nın da olduğu 3 lü  kız gurubu geliyordu durup selamladım biraz muhabbetten sonra  Şeyma bana okulu birlikte gezme teklifinde bulundu başka okuldan konferansa gelmişlerdi okulu bilen birisinin gezdirmesinin iyi olacağını düşünmüşlerdi yersen. Kabul ettim  benim için güzel bir tecrübe olacaktı. Onları okulda manzarası güzel olan bir yere götürürken aklıma spontane bir şekilde gelen tuzak bir soruyla gerçekten Şeyma'nın benimle ilgilenip ilgilenmediğini anlamak istedim sorum şuydu " Stant görevlisi kızı kastederek o niye sizle değil sizin arkadaşınız değil mİ  o niye yanınızda değil" tarzı bir şey dedim Şeyma'nın tepkisi görülmeye değerdi aniden bozuldu ve öfkeli ve sitemli bir ses tonuyla " Onu çağırsaydın ozaman"
Dedi duygularını hiç gizleyemiyordu  ve aşırı kıskançtı tabi bende saf a yatarak tek başına sıkılmıştır sabahtan akşama stantda bekliyor kendimi onun yerine koyunca üzüldüm o yüzden demiştim diyerek kızın anksiyetesini biraz yatıştırdım bu arada içten içe acayip eğleniyordum sonrasında biraz daha eğlenmek adına konuyu bir daha açıp yine saf a yatarak stand görevlisi kızla sanırım aranız iyi değil ondan bahsettiğim zaman baya öfkelendin küsmüsünüz dedim yoo nerden çıkardın diyip  yorgundum ondan öyle gelmiştir  şeklinde zayıf bir şekilde inkar etti bir kadına göre hiç iyi yalan söyleyemiyordu ya da ben  kendimi bu konularda geliştirmiştim tabi diğer 2 kız durumu anlamışlardı kendi aralarında gülüşüyorlardı. Okulda bir yerde çay içerken ben asıl hedefe Şeyma ya olabildiğince ilgimi en az şekilde gösteriyordum  genelde yanında ki iki kızla muhabbet açııp konuşurken Şeyma yı pek sallamıyordum bir süre sonra durumu fazla abarttığımı düşünüp onu da muhabbete dahil edecek sorular sordum onu muhabbete dahil edene kadar kenarda sinmiş omuzları düşmüş umutsuz bir şekilde bekliyordu benim biraz ilgilenmemle beraber modu tamamen değişip daha neşeli bir hal aldı bir süre sonra çay almak için kakltığımda yardıma gerek yok dememe rağmen peşimden direk  gelip sen beceremezsin şimdi çayları taşımayı diyerek arkadaşlarından izole bir şekide başbaşa zaman geçirmeye çalıştı(Önemli bir ilgi sinyali) şimdiye kadar yeterince ilgi işareti almıştım çoktan telefon numarasını istemeliydim fakat ben oyunu biraz daha uzatmaya kararlıydım. Çay içtikten sonra okulu dolaşmaya başladık tabi Şeyma direk benim yanımda diğer 2 arkadaşıda Şeyma ya yardımcı olurcasına adımlarını yavaşlatıp ya da durup fotoğraf çekinip bizi önde başbaşa bırakmışlardı. Kampüste  yaklaşık 20 dakikalık turumuzdan sonra artık zamanın geldiğini hissedip daha fazla Şeyma ya işkence çektirmeden bir daha görüşmek üzere telefon numarasını isteyecektim. Konuşmayı kafamda şu şekilde kurmuştum kız kampüsü beğenmişti konuyu kampüsten açıp
Buraya bir daha gelmeni isterim diyip geldiğin zaman da görüşmek için telefon numarasını isteyecektim
Tam buraya gelemeni isterim dedikten sonra kız lafımı kesip ozaman İnstagramdan seni ekliyeyim oradan görüşürüz tabi eğer kabul edersen dedi. Sanırım bu an Üniversitede Kızlar Teklif ediyor efsanesine en yaklaştığım an olarak tarihe geçicek   gururumu ve sevincimi pek belli etmededen umarsamaz bir şekilde tabi olur diyip biraz muhabbet ettikten sonra diğer kızlarında yanımıza gelmesiyle Şeyma artık biz dönelim diyerek dönüş yoluna doğru gitmeye başladık Şeyma ve arkadaşlarını yolcu ederken bir ilginç olay daha yaşandı diğer kızlardan Şeymayı kıskandırmak için en çok muhabbet ettiğim benden İnstagramı mı istedi ve beni kendi okuluna davet etti anlaşılan bugün oyunu gerçekten iyi oynamıştım tabi bu olurken Şeyma'nın nasıl bozulduğunu söylememe gerek yok sanırım.
İlerleyen günlerde Şeyma ile 2 başbaşa buluşma ayarladım genel olarak muhabettimiz fena olmasada kızda beni rahatsız eden bir şey vardı beni istiyordu evet ama bunu samimi ve içten bir şekilde değil daha çok hırslı bir şekilde istiyordu adeta değerli bir aksesuara sahip olmaya çalışır gibi bir isteği vardı. Gözlerinde beni daha önce gerçekten sevmiş bir kadında gözlemlediğim Işıltılı ve hayran hayran bakan parıltıdan eser yoktu. Genelde konserlerde de bu bakışı gözlemliyorum aşk şarkılarına kendini kaptırıp söyleyen bazı kadınlardada bu bakışın benzerlerine şahit oldum. Bu mükemmel bir doğa olayı  merak eden için şöyle bir şey:


(poets of  the fall carnival of rust (live) konserinden alıntı)


 Durum  böyle olunca benim için direk takılmalık kız kategorisine kaydırılmıştı Şeyma. 
En son buluşmamızda arabada biraz yakınlaştıktan sonra fazla ileri gitmemi istemedi o da az çok benim niyetimi anlamıştı ona karşı sevgi beslemiyordum kızı zorlamadım ya da istediğimi almak için Aşık taklidi de yapmadım basitce "Sevişmiyorsak Görüşmeyelim Erkeğini" oynadım en son kızı metroya bıraktıktan sonra son kez sarılıp teselli ettim baya üzgün gözüküyordu aslında benim için baya yatırım da yapmıştı 2 buluşmaya da gelebilmek adına 2 vasıta değiştirip gayet bakımlı bir şekilde gelmişti yine de ona karşı tutumum değişmemişti sonuç olarak ikimiz açısından da öğretici bir deneyim olmuştu.

NELERİ DAHA İYİ YAPABİLİRDİM:
1)Buluşmalarda zaman zaman gevezelik edip kızdan daha fazla konuştuğum yerler oldu.
2)Dokunma olaylarına geç girdim
3)seduction stage dediğim duruma pek geçemedim daha çok aktif beyin konumundaydım.
4)Başbaşa kalınacak mekanlar konusunda arabamdan daha farklı alternatifler bulmalıyım.
5)Kampüsün için yeterince tenha yer bilmiyormuşum bulmaya çalışırken zaman geçince kız stres oldu.
6)Okulumun kampüsü dışında pek buluşmalık mekan bilmiyormuşum arada bir bulunduğum şehri gezip keşfetmeliyim.

Mesajlaşmalardan bazı ss' ler  size ilgisi olan kadın nasıl mesaj atar anlamaya yönelik önemli ipuçları var:
(instagram mesajlarının bir kısmını silmişim ortadan bir yerden devam ediyor instagramdan ilk mesajı atan oydu)






BURADAN SONRA WHATSAPP

NOT:Görüldüğü gibi ilk başta canlı olarak tanıştıktan sonra mesaj oyununda ara ara küçük hatalar yapılsada tolere edilebiliyor.